Başlangıç: Bir Adımın Hikmeti 06 Eylül 2025, 08:54

Madem okulların açılışının yani yeni bir eğitim yolculuğunun arifesindeyiz o vakit başlayalım, başlangıç denen hikmetin hayatlardaki hayatiliğine dair yazmaya! “Yolun en uzun kısmı olan ilk adımı atabilen, bin yol yürüyebilir.”
Evet, çünkü her şey ve her yol ilk adımla başlar. Sonrasında zor görünen ne varsa o ilk adımın sabrıyla aşılır. O ilk adım olmadan zirveye varılmaz. İçinde sonsuz ihtimaller saklayan her başlangıç, hayalin ete kemiğe bürünüp gerçeğin zirvelerine açılan bir kapıdır. Bu kapıdan geçip, yola çıkan elbet yolunu da inşa eder.
Evet, her şey bir başlangıçla anlam bulur. Her şey bir başlangıçla doğar. Toprağa düşen küçücük bir tohumun filizlenmesi, büyük bir ormanın kaderini taşır. Bir damlanın okyanusa karışması, bir yolcunun ilk adımı, bir kitabın ilk cümlesi, bir öğrencinin ilk günü, bir öğretmenin ilk dersi… Başlangıç, küçücük bir kıvılcım gibi görünse de sonunda bir çağ yangınına dönüşür.
İnsan hayatı da sayısız başlangıcın toplamıdır. Bir çocuk ilk kez kalem tutarken, aslında gelecekte yazacağı satırların, kuracağı hayallerin ve inşa edeceği medeniyetin ilk kapısını aralar. Bir öğrenci sınıfa ilk adımını attığında, o an yalnızca bir dersin değil, bir ömür boyu sürecek bir yolculuğun ilk durağına ulaşır.
Her insan kendi başlangıcının durağına vardığında yeni yollar aramaya başlar. Ne başlangıç biter ne yol… Bu anlam döngüsünde kendi olabilmek, hedeflerine varabilmek içindir her şey.
Başlangıç, insanın kendisini yeniden inşa etmesi için verdiği en güçlü karardır ve tarih, başlangıçların gücünü kanıtlayan örneklerle doludur.
Bilim dünyasında Newton’un elma ağacının altında başlayan merakı, fiziğin yasalarını değiştirdi. Edison, yüzlerce başarısız denemenin ardından “başarısız değil, yalnızca işe yaramayan başlangıçlar yaptım” diyerek ampulün ışığını insanlığa armağan etti. Sanatta Van Gogh’un ilk fırça darbesi, dünyaya yepyeni bir renk dili kazandırdı. Mimar Sinan, çıraklık yıllarında bir taş yontarak başladı sanatına. Yıllar sonra Selimiye Camii’ni gökyüzüne yükseltirken o ilk taşın heyecanını hâlâ içinde taşıdı. Fatih Sultan Mehmet, bir çocukken okuduğu ilk kitaptan aldığı ilhamla, İstanbul’un fethine yürüdü. İnsanın iç dünyasında da öyledir; Yunus Emre’nin gönlünde uyanan ilk söz, Anadolu’nun ruhunu yoğuran şiirlerin başlangıcı oldu. Mevlâna, dünyayı sığdırdı ilk adımına, Behl’den yayan çıkarken yola. Pir-i Türkistan Ahmet Yesevi’nin, Orta Asya’yı dolaşan ilk hali… Daha daha niceleri… Her biri, bir “ilk adım” ile büyük bir yolculuğun kapısını aralamıştır.
Bir adım atmadan yol olmaz; bir kelime söylemeden cümle kurulmaz, bir taş koymadan bina yükselmez... Başlangıç, sadece bir hareket değil; insanın kendi kaderine attığı imzadır.
Dün olduğu gibi bugün de her yenilik, bir başlangıcın ürünüdür. Başlatanlar ise kendilerinden öncekiler gibi başlamakla cesur, sürdürmekle kararlı ve zaferle sonuçlandırmakta inançlı olanlardır. Dijital çağda, bir garajda kurulan küçük bir teknoloji şirketi, dünyanın iletişim biçimini değiştirebiliyor. Sosyal medyadaki basit bir paylaşım, küresel ölçekte bir hareketin kıvılcımı olabiliyor. Yapay zekayla ilgili bir gelişme tüm dünyayı anında etkileyebiliyor, yeni bir buluş insanlığı heyecanlandırabiliyor… Görüyoruz ki, çağın devrimleri hep küçük bir başlangıcın ve bunu yapanların arkasında saklıdır.
Ama tüm bu misallerin en temelde ortak noktası ve vesilesi elbette ki tüm başlangıçların başladığı yer olan eğitimdir. İster ilim okulunda ister hayat okulunda olsun her şey öğrenmekle başlıyor. Öğrenmek ise eğitimin başlangıcıdır.
“İnsanın kaderi karakterinde, karakteri ise eğitiminde gizlidir.” Sözünden mülhem, kendimizden başlayıp insana ve insanlığa çığır açacak başlangıçlara doğru yürüyeceksek ilk durağımızın eğitim olduğu gerçeğini fertçe, milletçe aklımızdan çıkarmamalıyız. Hem bugüne hem tarihe damga vuracak başlangıçların gerçekleşmesi ancak eğitimle mümkün olacaktır. Tıpkı geçmişte olduğu gibi…
Öyle inanıyorum ki hayatta en büyük kayıp, hiç başlamamaktır. Başlamak, insanın kendisine duyduğu inancın, geleceğe bıraktığı mirasın ve topluma kattığı değerin işaretidir. Eğitim, işte bu yüzden sadece bilgi değil; aynı zamanda yeni başlangıçlar öğretisidir. Çocuklara, gençlere, hatta yetişkinlere şunu hatırlatır: Her gün, yeniden başlamak için yeni bir fırsattır.
Elbette başlangıç tek başına yeterli değildir. Bir tohumu toprağa atmak ne kadar değerliyse, onu sulamak, büyütmek de o kadar önemlidir. Ancak o ilk adım atılmadıkça hiçbir yolculuk başlayamaz. Hiçbir toprak çınar büyütemez.
Sonuçta, başlangıç bir mucizenin habercisidir. Ne kadar küçük görünürse görünsün, bir adım geleceği değiştirebilir. Tarih bunu defalarca kanıtladı, insanlık bunu her gün yeniden yaşıyor. Öyleyse başlangıcı küçümsememek, tam tersine onu bir fırsat, bir umut, bir gelecek inşası olarak görmek gerekir. Çünkü her büyük hikâye, küçük bir başlangıçla başlar.
Yeni hikayelerin yazılacağı zamanlara doğru ilk adımlarımızı atarken dilimizde sıradan bir kelime olan ama bütün yaşamımızı sarıp sarmalayan ‘başlangıç’ için son söz:
‘‘Bugün, dün başladı; yarın ise bugün başlıyor.’’
Danyal Süzgün
Özel Konya Şehir Koleji Genel Müdürü
DIĞER HABERLER
-
Başlangıç: Bir Adımın Hikmeti
06 Eylül 2025, 08:54 -
İnsan Ne Kadar Farklı Bir Varlık?
05 Eylül 2025, 09:16 -
Özel Okullarda Hazırlık Ödeneği ve Vergi Uygulamaları
05 Eylül 2025, 08:41 -
Mübarek Mevlid Kandili
03 Eylül 2025, 13:23 -
Aynı Davaya Omuz Verenler: Öğretmenler Arası Diyalog ve İş Arkadaşlığının Önemi
02 Eylül 2025, 12:30 -
Eğitimle Yeniden İnşa Edilen Kimlik: Dil, Tarih ve Kültürün Kesişiminde Modern Türkiye Perspektifi
01 Eylül 2025, 03:38 -
Açlığın Adı Gazze, Sessizliğin Adı Dünya
31 Ağustos 2025, 09:12 -
Yeni Eğitim Yılına Girerken Vicdani Eğitim İhtiyacı
30 Ağustos 2025, 08:50 -
ÖZKURBİR Yönetim Kurulu Toplantısını Gerçekleştirdi
29 Ağustos 2025, 10:40 -
Okullarda Silgisiz Eğitim Mümkün Mü?
29 Ağustos 2025, 09:06